En çocuksu yanlarımla, isyan kuşaklarındayım şimdi… Şehirleri kuşatan yalnızlıklarla.. ve kaldırımda kalan kokunla başbaşayım şimdi… Hayalinle başbaşayım… İçimde bir eşkıya
Continue reading »Month: January 2010
Var sen beni, hiç yaşamadı bil!
Bir fırtına bil beni… En kindar okyanuslarda savrulduğunda, meltem bil. Bir yağmur… Bir yağmur sonrası ıslaklığı… Bir yanını yıkan anne
Continue reading »Cafe Platform Orhan Gencebay
Ünlü sanatçımız Orhan Gencebay’la başlattığımız Cafe Platform yolculuğunun ilk bölümünün elbette bizim için apayı bir yeri var.
Continue reading »Platform reklamı: Bülent Ecevit
Eski başbakanlarımızdan mernhum Bülent Ecevit’le yaptığımız röportajı dergimiz Platform’da yayınlamıştık. Bu röportajla ilgili TV reklamımız…
Continue reading »Platform reklamı: Recep Tayyip Erdoğan
Avrupa’nın en özgün dergisi Platform’un TV reklamları da özgündü. Yönetmenliğini ve projelendirmesini benim yaptığım TV reklam filmlerimizin montajını Şükrü Uyanık
Continue reading »Cafe Platform Selda Bağcan
Cafe Platform ünlüleri konuk eden Avrupa’nın en özgün yapımıydı. Türk Pop müziğinin efsane ismi Selda Bağcan da konuklarımız arasındaydı.
Continue reading »Ecevit ve Kur’an-ı Kerim
Zaman gazetesi yazarı Abdullah Aymaz, 26 Eylül 2005 tarihli köşe yazısında dergimiz Platform’da yayınlanan Ecevit röportajından geniş bir alıntı yapmıştı…
Continue reading »Cafe Platform Ferdi Tayfur
Ünlü sanatçımız Ferdi Tayfur hakkında bilinmeyenler. Cafe Platform’un konuğu olan sanatçımız, hayatını sizlerle paylaşıyor.
Continue reading »Göçenler – Nebiye Nallar
Hüzünlü bir öykü onunki. 1967’de Yugoslavya yollarında kaybettiği eşine tam 40 yıl sonra ulaşabilme öyküsü. 40 yıl sonra bulunan bir
Continue reading »Senden ötesi Züleyha’ymış!
Kırılgan yanlarımıza dokunuyor hüzünler…
Öylesine yalnız..
öylesine tutkusuz..
ve öylesine bezgin duruyoruz ki!
Sana varıncaya kadar..
seni duyup, seni hissedene kadar…
En umulmaz yorgunlukları yükledik omuzlarımıza.
Ve anladık ki, her şey boşunaymış.
Boşunaymış sensiz sevdalar…
Boşunaymış rüyalar…
Hatta uykular bile.. Seni hatırlatmayan.. seni hissettirmeyen uykular da boşunaymış…
Belleklerimizi yutuyormuş kitaplar. Ruhumuzu çalıyormuş şarkılar. Ve bizim aşk bildiğimiz; nefret artığı bir şeymiş meğer… En yalancı sevdalarda, çırpınıyormuş içimizde bir berduş… Meğer kadehler, kanımızı içiyormuş.
Analarımızı doğuruyormuşuz, farkında olmadan… Hani bir dolunay gibi kaybolup giden analarımızı…
“Keşke”ye hüküm giymiş cümlelerimizi, çekip derinliklerinde yutuyormuş pişmanlık okyanusları…
Binbir tedirginliğin ertesinde, anlıyoruz ki; boşmuş senden ötesi!
Hayalmiş!
Hiçmiş!
Rüyasız kuyularmış senden ötesi… Açlıkmış, yoklukmuş, kıtlıkmış… Saraya sultan olma, köle pazarında satılmaymış… Paralatmakmış sevda gömleklerini üzerimizde…
Senden ötesi; Mısır’mış, Kenan’mış…
Senden ötesi; Züleyha’ymış!
© SEBAHATTİN ÇELEBİ | celebi@celebi.de
Continue reading »